Özefagus |
Yemek borusuna verilen isimdir, yutak ile mideyi birleştirir. |
Ötenazi |
Kısaca ölüm hakkı da denilebilir.Tedavisi mümkün olmayan kronik hastalıklarda, hayattan umudunu kesmiş hastanın ağrısız bir metotla ölümüne izin verilmesidir.Yasal değildir. |
Östrojen |
Yumurtalıklardan salgılanan ve insanlarda sekonder cinsel karakterlerin gelişmesini sağlıyan hormondur. |
Östaki Borusu |
Orta kulakla nazofarenksi birleştiren, atmosfer basıncı ile orta kulak içi basıncı dengeliyen yola verilen isimdir. |
Ödipus Kompleksi |
Bkz. ODİPUS KOMPLEKSİ. |
Ödem |
Vücutta anormal miktarda su toplanmasıdır.Kalp, damar ve böbrek hastalıklarının bir belirtisi olabildiği gibi bazı allerjik durumlarda ve beyin travmalarında ciddi sonuçlar doğurabilir. |
Ovülasyon |
Kadınlarda yumurtalıklarda ovüm'ün (Yumurtanın) atılmasıdır. Ovülasyon genellikle adet dönemlerinin ortasına rastlayan 11-14. günler arasında olur. |
Ovosist |
Olgunlaşma devresinden önceki dişi cinsiyet hücresi. |
Ovoblast |
Yumurtanın geliştiği hücre, yumurta hücresi. |
Osteoplasti |
Kusurrlu kemiği düzeltme veya sağlam kemikle değiştirme ameliyatı. |
Osteofit |
Kemiklerde patalojik olarak oluşan çıkıntı şeklindeki oluşumlar. |
Osteomiyelit |
Kemik iltihabı. |
Osteomalasi |
Kemiklerin yumuşaması ile karekterize bir hastalık. |
Osteoliz |
Kemiğin çürümesi, nekrozu, erimesi. |
Osteoid |
Kemik gibi, kemiğimsi. |
Osteojenik |
Kemik yapıcı. |
Osteogenesis İmperfekta |
Kemiklerin kolayca kırılacak şekilde gevrek oluşu ile karekterize kalıtsal nitelik gösteren hastalık. |
Osteogenesis |
Kemik oluşumu, kemiklerin gelişimi. |
Opistotonus |
Bazı hastalıklarda vücudun ekstansör (gerici ) kaslarının gerilmesi sonucu gövdenin yay biçimi alarak kasılmış hali. ( Örn. Tetanozda ) |
Opiat |
Afyonlu ilaç, uyuşturucu. |
Operasyon |
Cerrahi müdahale, ameliyat. |
Operabl |
Ameliyat edilebilir, ameliyat edilmekle halen bir şansı olan. ( aksi; inoperabl ) |
Opak |
Donuk, şeffaf olmayan. |
Onkoloji |
Tümöral oluşumlarla ilgili bilim dalı. |
Onanizm |
Genital organlar ile oynayarak kendi kendine tatmin. |
Omentum |
Karın içerisinde, barsakları örten oluşum. |
Oligospermi |
Menide spermatozoidlerin normalden az oluşu. |
Oligodendroglioma |
Sinir sistemi destek dokusuna ait, özellikle beyincikte görülen kötü huylu tümör. |
Oligo |
Geri,küçük. |
Oligüri |
İdrarın normalden az çıkartılması |
Olfaktoryus |
Koku siniri.(Nervus Olfactorius) |
Olekranon |
Dirsekteki çıkıntı. |
Oküler |
Göze ait. |
Okulomotoryus |
Gözü hareket ettiren sinirlerden birisidir.(3.kafa çifti Nervus Oculomotorius) |
Oksiput |
Başın arka kısmı. |
Oklude |
Kapalı, tıkalı. |
Okkult |
Gizli, kapalı. |
Oftalmotonometri |
Göz içi basıncın ölçülmesi. |
Oftalmolojist |
Göz hastalıkları uzmanı, göz mütehassısı. |
Oftalmoskopi |
Oftalmoskop ile gözün içinin muayene edilmesi. |
Oftalmoskop |
Göz içi muayenesinde kullanılan bir alet. |
Oftalmoloji |
Göz ve göz hastalıkları ile uğraşan bilim dalı. |
Oftalmopleji |
Göze ait sinirlerin felci sonucu göz kapağının düşmesi ve gözün hareket edememesi ile birlikte oluşan tablo. |
Oftalmik |
Göze ait. |
Odontoid |
Diş şeklinde. |
Oedipus Kompleksi |
Erkek çocuğun annesine karşı duyduğu bilinçsiz yakınlık nedeniyle babasını kıskanması ve bununla ilgili ruhsal bozukluklar kompleksine verilen isimdir. |
Odiogram |
Kulağın işitme gücünün kaydıdır, odiometri cihazı ile ölçülür. |
Obstetri |
Doğum bilgisi. |
Obstrüksiyon |
Tıkanma, engel. |
Obsesyon |
Daimi endişe,fikri sabit, nöroz. |
Observasyon |
Müşahade. |
Obliterasyon |
Vücuttaki boşlukların tıkanması. |
Objektif |
Duyulup, görülebilen, idrak edilebilen. |
Obje |
Görülebilen veya dokunulanilen herhangi bir şey. |
Obezite |
Şişmanlık |
Obez |
Şişman |
Obduksiyon |
Otopsi |